ABD’den 2040 için 5 senaryo

ABD Ulusal İstihbarat Konseyi (NIC) tarafından hazırlanan ‘Küresel Eğilimler 2040 Raporu’na göre iklim sorunu ve çevre krizi gelecekte başlıca rol oynayacak.

ABD’den 2040 için 5 senaryo

1997’den beri dört yılda bir hazırlanan bu raporda, gelecek 20 yıllık süreçte ABD’yi etkileyebilecek küresel stratejik gelişmelerle ilgili tahminler yer alıyor. Bu yılki raporda, koronavirüs pandemisi “İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana görülen en çarpıcı küresel sorun” olarak nitelendirilirken, pandeminin sağlık, ekonomi, siyaset ve güvenlik alanlarında önümüzdeki yıllarda dalga dalga büyüyecek etkileri olacağı belirtiliyor.

1- DEMOKRASİLERİN DÖNÜŞÜ

Bu senaryoya göre, ABD ve müttefikleri dünyada demokrasiyi hâkim kılacak. Demokratik ülkelerde, kamu ve özel sektörün işbirliğiyle ortaya çıkan hızlı teknolojik gelişmeler küresel ekonomiyi dönüştürecek. Gelirler artacak ve dünya genelinde milyonlarca insanın yaşam kalitesi artacak.

2- BAŞIBOŞ DÜNYA

Çin öncü olsa da küresel lider olamayacak. Buna göre, dünya ‘kendi kendine yetmeye, direnç ve savunmaya odaklanan’ bölgesel güçlerin hâkimiyetinde ve bölünmüş olacak. Uluslararası kurallar Çin gibi başat güçler, bölgesel oyuncular ve devlet dışı aktörler tarafından görmezden gelinecek.

3- İKİ KUTUPLU DÜNYA

ABD ve Çin merkezli iki kutuplu bir dünyayı öngörüyor. Buna göre, 2040 itibariyle hem ABD hem de Çin ekonomik büyümeye ve ticaret ilişkilerini geliştirmeye odaklanacak. Büyük bir dünya savaşı riski düşük olsa da uzun vadede küresel ısınmanın zorlukları dünyanın en büyük sorunu olmaya devam edecek.

4- BÖLÜNMÜŞ DÜNYA

ABD-Çin rekabeti ikinci planda kalacak çünkü dünya hiçbir ülkenin baş edemeyeceği küresel sorunlarla karşı karşıya kalacak. ‘Ayrı hangarlar’ olarak nitelenen dördüncü senaryoya göre, küreselleşme çökecek ve ulusal devletleri korumak için kurulan uluslarlarası ekonomik ve güvenlik birlikleri dağılacak.

5- KÜRESEL FELAKETLER

Tüm küresel güçler iklim felaketleri karşısında yetersiz kalırken, kıtlık ve kıtlık söylentileri dünya genelinde liderleri ve rejimleri deviren şiddet dalgalarına yol açacak. Bu da zenginlik ve kaynakların adil bölüşümü konusunda radikal bir değişime neden olacak.

Evrim Hüsem

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER