Temiz finansman rüzgarı

Dünyada sürdürülebilirlik temalı yeşil finansman kaynaklarının potansiyeli gün geçtikçe artıyor. Uluslararası yatırım fonları konsantrasyonunu fosil kaynaklardan yenilenebilir enerji kaynaklarına kaydırıyor. Temiz finansman modelleri enerji maliyetlerini düşürürken uzmanlar da Türkiye’nin bu alandaki potansiyelinin ve proje stokunun oldukça yüksek olduğunun altını çiziyor.

Temiz finansman rüzgarı

Küresel ısınma, çevre kirliliği, sıcak dalgaları ve kuraklık artık dünyanın en önemli gündem maddelerinden biri. Uluslararası organizasyonlar da artık buna bir dur demek için çeşitli adımlar atıyor. Bunlardan birisi de çevreyi kirleten, insan yaşamını etkileyen ve sürdürülebilir olmayan fosil kaynaklardan enerji üretimi yapan projelere finansmanın kesilmesi. Avrupa Birliği (AB) maliye bakanları da geçtiğimiz günlerde Brüksel’de toplanarak Avrupa Yatırım Bankası’nı (EIB) petrol, doğal gaz, kömür gibi fosil yakıt projelerini fonlamayı durdurması için uyardılar. Son dönemde uluslararası yatırım kuruluşlarının çoğu fosil kaynaklardan çıkarak yatırımlarını yenilenebilir enerji kaynaklarına çevireceğini açıklamıştı.

350 MİLYAR $’A ULAŞACAK

Finans dünyasında da buna bağlı olarak sürdürülebilir temalı borçlanma araçlarının rüzgarı gittikçe kuvvetli esmeye başladı. International Institute of Finance (IIF) raporuna göre 2019 sonunda sürdürülebilirlik temalı borçlanma tutarı yüzde 30 büyüyerek 350 milyar dolara ulaşacak. Standart tahvillere göre getirisi daha yüksek olan yeşil tahviller bu araçların içinde öne çıkıyor. Uzmanlara göre Türkiye’nin de bu alanda hem yeterli potansiyeli hem de uygun kriterlere sahip proje stoku bulunuyor.

TÜRKİYE’YE ÇEKİLMELİ

Türkiye’nin sürdürülebilirlik temalı yeşil finansman araçları ile birkaç yıl önce tanıştığını belirten SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Kıdemli Enerji Analisti Yael Taranto, “Türkiye’de finansman kuruluşlarının yanında enerji şirketlerinin de bu araçlardan yararlanmak için büyük potansiyeli var. Şu an yıllık 200 milyon dolar olan potansiyelin hızla artması bekleniyor. Yenilenebilir enerjideki kapasite arttıkça bu finansman modellerine olan ihtiyaç artacak. Bu noktada portföyüne yeşil enerjiyi dahil etmek isteyen fonların Türkiye’ye çekilmesi gerekecek” dedi.

TALEP KATLANIYOR

IIF verilerine göre yeşil finansman araçlarının getirisinin standart tahvillerin üstünde seyrettiğini söyleyen SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Direktörü Dr. Değer Saygın, “Borçlanma koşulları açısından yeşil tahviller standart tahvillere benzer koşullar sunuyor, bununla birlikte yapılan arzlarda genellikle ihraç miktarının birkaç katı talep oluşuyor. Tahvillerin uygunluğunu uluslararası kuruluşlar tescil ediyor ve tahvilin vadesi boyunca gözetim yapılıyor. Türkiye’de şirketlerde sürdürülebilirlik raporlamasına uygun altyapının oluşturulması yeşil tahvil ihracını da kolaylaştıracaktır” ifadelerini kullandı.

Dünyada en fazla yeşil tahvil ihracı gerçekleştiren ülkeler sırasıyla Fransa, Hollanda, Çin, ABD ve Almanya oldu, bu ülkeler küresel toplam ihracın da yarısını gerçekleştirdi.

ENERJİDE MALİYETLERİ DÜŞÜRÜYOR

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK temalı finansman modellerinin enerji üretiminde yenilenebilir enerji kaynaklarının payının artmasına neden olacağını söyleyen SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Direktörü Dr. Değer Saygın, “Bu aynı zamanda enerji maliyetlerinin de düşmesine neden olacak ve enerjide arz güvenliğinin sağlanmasına önemli katkıda bulunacak” dedi.

Güncelleme Tarihi: 28 Aralık 2019, 09:55

aslı

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER