Pasif vatandaş olmayı bırakmamız gerekiyor!

İklim krizine bağlı felaketlerin en kötüsünün henüz yaşanmadığını belirten İstanbul Bilgi Üniversitesi Çevre, Enerji ve Sürdürülebilirlik Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Ayşe Uyduranoğlu, “Gidişat böyle olursa insanlık bu defa çok da şanslı olmayabilir” dedi

Pasif vatandaş olmayı bırakmamız gerekiyor!

Doç. Dr. Uyduranoğlu, iklim krizinin etkilerinin birçok yerde, birçok farklı şekilde gözlemlendiğini, fakat en kötüsünün henüz gerçekleşmediğini belirterek “Diğer tüm felaketler sonrasında neslini devam ettirebilen insanlık bu defa çok da şanslı olmayabilir, geleceğimiz pamuk ipliğine bağlı” diye konuştu.

YÜZDE 60'I YOK OLDU

Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından yayımlanan “Yaşayan Gezegen 2018 Raporu” verilerine göre son 44 yılda canlı türleri popülasyonlarında yüzde 60 azalma olduğunu anımsatan Uyduranoğlu, iklim adaletinin yalnızca yoksul ve zengin ülkeler arasında değil, canlılar arasında da söz konusu olduğunu söyledi. Uyduranoğlu, “Bilimsel çalışmalar, küresel sıcaklık artışının bu yüzyıl sonuna kadar 2 santigrat derece ile sınırlandırılmaması halinde ekosistemin çok büyük zarar göreceğini belirtiyor. Başta mercanlar olmak üzere birçok canlı tehdit altında. Bitkiler ve hayvanların birlikte sağladıkları doğal denge daha da bozulmaktadır. Doğadaki bu mükemmel denge insanın neden olduğu iklim krizi ile maalesef bozulmaktadır. Eğer önlem almazsak, iklim krizinin sonuçlarını çok daha ağır hissetmeye başlayacağız. Geri dönüşü olmayan bir gidişat içerisindeyiz” dedi.
Uyduranoğu, Dünya Kaynakları Enstitüsü’nün (WRI) verilerine göre 12’si Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da olmak üzere toplamda 17 ülkenin aşırı yüksek su stresi altında bulunduğunu kaydetti. İklim krizine dikkat çekmek için dünya çapında eylemlerin yapıldığına dikkat çeken Doç. Dr. Uyduranoğlu, şunları kaydetti: “İklim politikalarının geliştirilmesinde pasif vatandaş olmayı bırakmamız gerekiyor.”

Evrim Hüsem

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER