ÇEVRE HABER - Çevre Deniz ve Ülkemiz İçin

Eber Gölü Son nefesini veriyor

ÇEVRE

Afyonkarahisar'ın Çay, Bolvadin ve Sultandağı ilçe sınırlarında bulunan Eber Gölü'nün su seviyesi düştü. Geçmişte 150 kilometrekarelik yüz ölçümüyle Türkiye'nin 12'nci tatlı su kaynağı olan gölün kuruma tehlikesinin olduğu belirtildi. Göl kıyısındaki Çayırpınar köyünün muhtarı İbrahim Kıyar, "Kuş cennetiydi burası. Bölgeye has endemik türler var. Elimizdeki nimetlerin kıymetini bilememişiz. El birliğiyle yok etmişiz. Yetkililerin buna radikal çözüm bulması gerekiyor. Son nefesini veriyor Eber Gölü" dedi.

Akarçay, Çay Deresi, Sultandağı Deresi ile Sultan Dağları'nın kaynakları ve yağışlarıyla beslenen Eber Gölü'nün su seviyesi, son dönemde ciddi oranda düştü. Gölü besleyen kaynakların kesilmesi ve çeşitli atıkların göle bırakılması, su seviyesinin azalmasına neden oldu. 150 kilometrekarelik yüz ölçümüyle Türkiye'nin 12'nci tatlı su kaynağıyken bugün kuruma tehlikesi olan Eber Gölü'nde su seviyesi, 1,5 metre derinliğe kadar düştü.

'Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kanunu' gereğince 1'inci derecede doğal sit olarak tescillenen göldeki kamışları biçerek, geçimini sağlayan bölge halkı ise su çekildiği için kayık yolaklarının düzeltilememesi ve göle girmenin zorlaşması nedeniyle kamış toplayamaz hale geldi. Suyun çekilmesi sonucu ortaya çıkan araziyi ekip biçemeyen, göldeki su azaldığı için mevcut tarlalarında başta pancar olmak üzere ürün de yetiştiremeyen bölge sakinleri, tarımdan büyük oranda vazgeçti. Eber Gölü'nün su seviyesi gün geçtikçe azalırken, 4 belde ve 14 köydeki 30 bin kişi de verimsiz ve çorak arazi nedeniyle zor duruma düştü.

'GÖL, SON NEFESİNİ VERİYOR'

Çay Kaymakamı Mehmet Miraç Topaloğlu, Eber Gölü'yle ilgili çok yönlü bir proje hazırlığında olduklarını belirterek, "Eber meselesi günübirlik halledilebilecek bir mesele değil. Çok yönlü bir proje. Bizim de projeye yıl sonuna kadar başlamamız gerekiyor, Çevre Bakanlığı'nın bir projesi vardı geniş çaplı. Yürüyüş yolları, kamp alanları, izleme kuleleri olan. Ancak malumunuz, 'Eber Gölü pislik içinde', lafı hiç dolandırmaya gerek yok. Hem Eber Gölü'nün dip çamur temizliği meselesi var, hem oradaki eski sazlık alanların biçilmesi meselesi var. Çünkü köylünün buradan ciddi bir geliri var. Komisyoncular burada köylünün hakkını ciddi anlamda gasbediyor. Bu iki aşamalı bir şey. Biz projeyi yapmak istiyoruz, ancak bu projenin ilerleyişiyle birlikte temizliğinin de ilerlemesi gerekiyor. Buraya atık bırakan işletmelerin de bundan vazgeçmesi gerekiyor" dedi.

BELEDİYE BAŞKANI: FABRİKA ATIKLARININ ENGELLENMESİ GEREKİYOR

Çay Belediye Başkanı Hüseyin Atlı da Eber Gölü'nde çekilmenin son dönemde ortaya çıkan bir durum olmadığını söyledi. Bölgenin yakınındaki Akşehir Gölü ile Eber Gölü arasında su dengesini sağlamak amacıyla geçmişte açılan bir bağlantı olduğunu anlatan Başkan Hüseyin Atlı, Eber'deki su seviyesinin azalmasında bunun da önemli bir etken olduğundan bahsetti. Başkan Hüseyin Atlı, "Su çekilmesi var. Ama bu Akşehir Gölü ile Eber Gölü arasında bir bağlantı açılmıştı. Gölden ciddi anlamda kaçak var. Bunun giderilmesi gerekiyor. Suyun çekilmesinden önce de göle etraftaki fabrika atıklarının engellenmesi gerekiyor. Mevcut arıtmaların kontrolü gerekiyor. Bu doğal bir göl, bölge için de katma değeri yüksek bir göl. Gölün temizlenmesi ve çevre konusunda bizlere, tüm yetkililere ciddi görevler düşüyor" dedi.

'GÖLÜN KİMYASINI BOZAN SANAYİ ATIKLARI'

Eber Gölü kıyısına sınırı olan, 453 nüfuslu Çayırpınar köyünün muhtarı emekli polis İbrahim Kıyar, "11 yıldır muhtarım. Gençliğim ve çocukluğum bu gölde geçti. Eskiden çok temizdi. Bu suyu içiyorduk, kirlilik yoktu. Kimyasal, evsel kirlilik yoktu, sanayi atıkları yoktu. Ama maalesef son 40 yılda aşırı kirlilikten yok olmak üzere. Son nefesini veriyor Eber Gölü" dedi.

'KUŞ CENNETİYDİ BURASI'

Gölde öncelikle kirliliğin ortadan kaldırılması gerektiğini vurgulayan İbrahim Kıyar, "Evsel, çevresel ve sanayi kirliliği, kimyasal kirliliğin bertaraf edilmesi gerekiyor. Ondan sonra çevreden düzenli yağışlarla beraber, kaynaklarla normal seviyede tutmak gerekiyor. O zaman kendine gelir mi? Gelir diyorum. Ama şu haliyle pek iç açıcı görüntü yok. İnsanlar katma değer de üretemiyor. Ürettiği malı sağlıklı bir şekilde pazarlayamıyor da. Gözlem amaçlı gelenler de içeriyi tam manasıyla göremiyor. Bir kuş cennetiydi burası. Bölgeye has endemik türler var. Elimizdeki nimetlerin kıymetini bilememişiz. El birliğiyle yok etmişiz. Yetkililerin buna radikal bir çözüm bulması gerekiyor. Başta kirlilik, ondan sonra da sırayla rantabl bir şekilde suyun debisini verimli halde yükseltmesi gerekiyor" diye konuştu.

Yetkililerden gölün ve çevrenin korunması yönünde girişim beklerken, halkın da çevresine sahip çıkması gerektiğini belirten Kıyar, "İnsanların yaşadığı yeri imar etmesi gerekiyor. Her şeyi devletten bekleyemezsin. Kirlettiğin yeri temizleyeceksin. Çöpünü atmayacaksın. Oraya konteyner koyduk, bütün pislikler burada. Vatandaşta da var kabahat kirlilik ve çevre yönünden. Bizim gençliğimizde sazanlar, turnalar, tatlı su kerevitleri vardı. İhraç oluyordu. Suyu çok temizdi. Arıların beslenmesi mükemmeldi. Hepsi birbirine bağlı, zincir ekosistem koptu" dedi.

KAYMAKAM: EBER GÖLÜ PİSLİK İÇİNDE

Göldeki su seviyesinin azalmasında yer altı sularının çekilmesi, yağışların azalmasının da etkisi olduğunu kaydeden Başkan Hüseyin Atlı, "Biz belediye olarak Çay'a sınırı olan alanların korunması, gözetlenmesi konusunda ciddi anlamda tedbir alıyoruz. Buraya Çay tarafından bir atık girme ihtimali yok. Ama tabii bu sadece Çay ilçesiyle ilgili değil. Buraya sınırı olan bölgeler var. Gölün kimyasını bozan sanayi atıkları. Doğa Koruma ve Milli Parklar, Valilik, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı gerekenleri yapıyor" diye konuştu.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.