Döngüsel iktisat yolunda Türkiye: Sıfır Atık Projesi

Bir atık yönetim felsefesi olarak ortaya çıkan Sıfır Atık Projesi öncelikle israfın önlenerek kaynakların en verimli şekilde kullanılmasını, atık oluştuğu durumlarda ise atık miktarının en düşük seviyeye indirilmesini öngörür. Eğer atık oluşması kaçınılmaz ise oluşan atıkların henüz üretildiği noktada ayrıştırılarak ekonomiye hammadde veya enerji olarak geri kazandırılmasını hedefler.

Döngüsel iktisat yolunda Türkiye: Sıfır Atık Projesi

Bir evde günün sonunda hiç atık üretilmemiş olması “kızıl elma” olarak tabir edebileceğimiz, ulaşılması zor bir hedeftir, ancak bu hedef için gösterilen çaba, bireyleri olabildiğince az atık üretmeye, çöpe atmaya niyet ettikleri eşyaları geri kazanacak yöntemler bulmaya itecektir. Son yıllarda özellikle okullar ve belediyeler çocukları atık malzemeler kullanarak yaratıcı çözümler bulmaya teşvik eden yarışma sayısını artırdılar. Bu da geleceği şekillendirecek olan nesillerin zihniyet olarak bu konuda orta yaşlı ve yaşlılara göre daha geri dönüşümcü olmasını sağlayacaktır.

On dokuz aydır uygulamada olan bu proje çerçevesinde 126,1 ton kağıt ve kartonun geri kazanımı sağlandı ve böylece 2 bin 142 ağacın kesilmesinin önüne geçildi. Kırk dokuz ton plastik atığın geri dönüşümüyle 798.7 varil petrolün kullanımından tasarruf sağlandı.

Sıfır Atık Projesi ne kadar yaygınlaştı?

Atıkların geri dönüştürülme oranı Avrupa Birliği ülkelerinde yüzde 46 iken Türkiye’de sadece yüzde 13 seviyesinde. Bu oranın 2023 yılında yüzde 35’e çıkarılması hedefleniyor. Sıfır Atık Projesi kapsamında, organik atıkların öncelikle kaynağında kompost gübre yapımında kullanılması öneriliyor. Diğer atıkların ise üretime yeniden kazandırılarak maliyetleri düşürmesi öngörülüyor.

 2019 yılı Mayıs ayı itibariyle Türkiye’de 18,750 kamu kuruluşu sıfır atık projesine dahil olarak atıkları kaynağında ayrıştırmaya başladı. Okullarda yapılan bu ayrıştırma, geleceğimiz olan çocukların ve ailelerinin bilinçlenmesine özellikle katkıda bulunuyor. Ancak, sıfır atık projesinde başarıya ulaşmanın ve atık geri dönüşüm oranının artması için evlerdeki atıkların da kaynağında ayrıştırılması ve bu sistemle toplanması gerekiyor.

Sıfır Atık Projesi 19 ayda ekonomi ve çevreye ne kazandırdı?

On dokuz aydır uygulamada olan bu proje çerçevesinde 126,1 ton kağıt ve kartonun geri kazanımı sağlandı ve böylece 2 bin 142 ağacın kesilmesinin önüne geçildi. Kırk dokuz ton plastik atığın geri dönüşümüyle 798.7 varil petrolün kullanımından tasarruf sağlandı. 8,7 ton cam atık ile 11,5 ton metal atığın geri dönüşümüyle toplam 25,5 ton ham maddeden tasarruf edildi. 9,1 ton organik atıktan 3,7 ton kompost üretilerek sebze ve meyve yetiştirilmesinde kullanılır hale geldi. Öte yandan bitkisel atık yağın geri dönüşümüyle biyodizel, atık motor yağının dönüşümüyle madeni yağ, elektronik atığın dönüşümüyle de önemli oranda ham madde, üretim süreçlerine geri kazandırıldı. Eldeki verilere göre projenin ilk 19 aylık hasılatı 807,341 kilovatsaat enerji, 3,528 metreküp su, 1,490 metreküp depolama alanının tasarrufu oldu, sera gazı salınımı ise 25,6 ton azaltılmış oldu.

Döngüsel ekonomi yolunda Türkiye

Sıfır Atık yaklaşımı kullan-at mantığını ısrarla reddederken, bunun yerine eşyayı iktisatlı ve israf etmeden kullanmayı tavsiye ediyor. Eğer eşya artık tekrar kullanılamayacak duruma gelmişse hammadde olarak geri dönüştürülmesi, bu da mümkün değilse kendisinden enerji üretilmesi söz konusu oluyor. Bu noktada Sıfır Atık Projesi günümüzün tüketim toplumunu doğrusal ekonomiden döngüsel ekonomiye yaklaştırması bakımından da önem ifade etmektedir. Döngüsel ekonomi, hızla tüketilecek ürünler yerine geri dönüştürülebilir ve tekrar tekrar kullanılabilecek ürünler imal ederek ve kullanarak dünyanın sınırlı kaynaklarını daha iyi yönetebileceğimizi savunan bir yaklaşım ve son yıllarda gelişmiş ülkelerde yükselen bir çizgi sergilemekte.

Sıfır Atık Projesinden çok daha fazlasını elde etmek bundan sonra belediyelerin sadece kendi bina içlerinde değil, vatandaşın evinde ayrıştırdığı atıkları da uygun bir sistemle toplaması ile mümkün olacaktır. Sistemin verimli çalışması için atıkları enerji, hammadde veya komposta dönüştüren tesisler hızla inşa edilmeli, geri dönüşüm bir sektör ve yatırım alanı olarak görülmelidir. Şu an sadece sokak toplayıcılarının olduğu yapıdan, kendi istihdamını yaratan devasa bir ekosisteme doğru geçiş profesyonel bir şekilde yapılmalıdır.

Güncelleme Tarihi: 03 Temmuz 2019, 23:18

Evrim Hüsem

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER